Savaş ve Barış dönemlerinin “Silahlı Siyaset” halinde birleşerek liminalleştiği ve “Felaketlerin Kesiştiği” çağımızda, İnsan, kendisini yarı Tanrı konumuna oturtarak antropozen çağı başlatan hem cinsleri tarafından biyolojik seçilime de maruz bırakılmaktadır. Siyasi Coğrafya analizlerinin ihtiyaç duyduğu teoriyi sahaya süren eleştirel jeopolitik disiplini; infosferde düşmanca sosyal manipülasyondan sahada etnik çatışmalara uzanan bilgi savaşına, jeokültürel fay hatlarında tektonik hareketleri tetikleyen söylemin analizine, “bir bilenler” dönemini yeniden üreten “Sivil Din ” fenomenine, hiper ve hibrit savaşların son durumda (end state) ulaşmak istedikleri küresel resmin çözümlenmesine kadar farklı düzey ve alanlarda farkındalık üretmektedir.