Türkler, IX. yüzyıldan itibaren İslam dünyasının bir parçası olmuş, zamanla İslam dünyasının siyasi sorumluluğunu da üstlenmiştir. İslamiyet’in kabulu siyasi hayatın yanında kültürel hayatı da etkilemiş, sosyo-kültürel hayat yeni bir renge bürünmüştür. Türkler, hakimiyet kurdukları bölgelerde ilim ve bilimin yayılması için eğitim-öğretim kurumları açmış, ilim adamlarının korunmasına ve yetiştirilmesine özen göstermiş, ilim ve bilimin yükselmesi için sayısız hizmetlerde bulunmuştur.