BULGARiSTAN’DA TÜRKLERE YÖNELiK POLiTiKALARA ÜLKE BASINININ YAKLAŞIMI: 1989 GÖÇÜ ÖRNEĞİ

Genel olarak Türklerin tarihine bakıldığında farklı zamanlarda farklı sebeplerden kaynaklanan, dünyanın çeşitli bölgelerinde homojen olmayan bir dağılımı gözlemek mümkündür. Söz edilen uzun zaman dilimlerinde yaşadıkları toplumlarla bütünleşen, iç içe geçen ve zaman içinde varoluşunun devamını sağlayan, kültürel yapılarını yerleşik oldukları toplumlara da içselleştiren Türk toplulukları varlığını korumayı başarmıştır. Çok kültürlü yaşam biçimlerinin yüceltildiği, tek toplum içerisinde biraradalık sağlayanlar arasındaki kimliksel farklılıkların daha çok ön plana çıktığı ve başkalaşımın zenginlik olarak algılanarak, hukuki çerçevede korunaklı hale getirildiği günümüz göz önünde bulundurulduğunda, birçok halk ya da topluluk gibi Türklerin varoluş serüveninde karşılaştığı zorlayıcı koşullar gözden kaçabilir. Birey, grup, etnisite, dil, din, yaşam biçimi, ulus ve medeniyet perspektifi açısından bakıldığında asimilasyonun önüne geçebilmek ve mevcut kimliğini koruyabilmek adına birçok mücadele verilmiştir.