AHLAKİ ZEKA, DİN VE DİNDARLIK

Düşünce tarihinde entelektüel çevrelerin sıklıkla atıfta bulundukları zeka kavramı, günümüz modern dünyasında da eğitim ve psikoloji başta olmak üzere pek çok bilim dalı ve alt disiplinlerle ilişkilendirilerek daha kapsamlı bir inceleme alanı olarak ön plana çıkarılmıştır. Günümüzde zeka konusuna gösterilen bu yoğun ilgiyi besleyen en temel kaynak olarak; iletişim, başarı, empati, uyum, farkındalık gibi modern dünyada kabul gören değerlerle zeka arasında kurulan ilişkiyi dile getirmek mümkündür. Özellikle zekanın ne olduğu, zekanın bir başarı göstergesi olup olmadığı ya da zekanın göstergesi olarak neyin/nelerin esas alınacağı, zekanın evrensel kriterlerinin oluşturulabilirliği; dürüstlük, güvenilirlik, özgecilik, adil olmak, prososyallik gibi insani değerleri zekanın bir parçası olarak kabul etmenin imkânı; zeka ile ilgili yeteneklerin yaşamın farklı alanlarında nasıl karşılık bulduğu, zekanın boyutları ve geliştirilebilirliği gibi aydınlatılmayı bekleyen pek çok problem, konunun kapsamını ve anlam derinliğini göstermesi açısından önem arz etmektedir.