TÜRKİYE’DE KALKINMA, İŞGÜCÜ VE DEMOKRASİ

21. yüzyılın ilk çeyreğinde Türkiye’nin Muasır Medeniyetler seviyesine ulaşabilmesi için, ülke genelinde kalkınma hamlelerini yaygınlaştırması hayati öneme sahiptir. Bu hamleleri yürütürken genellikle gelişmekte olan ülkelere küresel oyun kurucular tarafından dayatılan klasik modellerin dışında, göz ardı edilen kırsal alanların kendi kendine yetebilmesi, demokratik katılımın yaygınlaşması, kadın girişimci, işgücünün kendine has sorunlarının çözümü, tarım ve tarımsal sanayinin geliştirilmesi, mesleki yeterlilik ölçüt ve normlarının geliştirilmesi vb. elzemdir. Bu yapılacak çalışmaların, kendi alanlarında uzmanlaşmış saha çalışanları ile bilim ve teknolojik gelişmeler ışığında kendini yetiştirmiş bilim insanlarının fikir ve düşüncelerinin harmanlandığı kararlar ile oluşturulması elbette atılacak adımların uygulanabilirliğini ve sürekliliğini daha kalıcı kılacaktır. Böylece kalkınma hamleleri ülke genelinde topyekûn birbirini tamamlayan ve başarıya ulaşan stratejik bir argüman olur.