TEMEL TIP BİLİMLERİNDE GÜNCEL ÇALIŞMALAR 4

Temel tıp bilimleri alanında güncel yaklaşımlara değinen bu kitap 9 bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; son yıllarda insülin benzeri adipokin özellikleri, anti-anjiyogenik ve antiviral gibi etkileri gösterilen istminler hakkında literatüre katkı sunulmuş, gelecekte yapılacak çalışmalar için önemli veri sağlanmıştır. İkinci bölümde; bir hepatokin olarak nitelendirilen afaminin, yapısı, genel özellikleri, fonksiyonları ve hastalıklar ile olan muhtemel ilişkisi literatürle paylaşılmıştır. Üçüncü bölümde; gıda endüstrisinde en yaygın kullanılan lezzet arttırıcı gıda katkı maddelerinden biri olan monosodyum glutamatın insan sağlığı ile arasındaki ilişkisine odaklanılmıştır. Monosodyum glutamatın çeşitli organları ve sistemleri olumsuz etkileyebileceğine ve özellikle hamilelik döneminde yasaklanması gerektiğine dikkat çekilmiştir. Dördüncü bölümde; genetik danışmanlıkta hemşirelerin rol ve sorumlulukları irdelenmiştir. Genetik hemşireliği yapan hemşirelerin genetik danışmanlık rollerinin desteklenmesi, birey ve toplum için kişiselleştirilmiş bakım hizmeti sunma yetilerinin geliştirilmesi için hem hemşirelik lisans eğitimine genetik/genomik bilgi içeriğinin entegre edilmesi hem de mezuniyet akabinde eğitim programlarına eklenmesi, bu yönde görev tanımlarının belirlenmesinin verilen bakımın kaliteli, etkili ve güvenli olmasını sağlayacağı düşünülmektedir. Beşinci bölümde; jinekolojik kanserlerde genetik danışmanlığın gerekliliği üzerinde durulmuştur. Herediter jinekolojik kanserler açısından kadınların bilgi eksikliğinin giderilmesi, farkındalıklarının artırılması, risk faktörlerinin tanılanıp gerekli genetik testler yapılarak genetik danışmanlık verilmesi önem arz etmektedir. Altıncı bölümde; anjiyogenez regülasyonu, mekanizması, inhibitörleri ve stimülatörleri detaylandırılmış, erken evre kanserlerin önlenmesinde ve tedavisinde rol oynayabileceği düşünülmüştür. Yedinci bölümde; klasik yöntemlere alternatif olarak ortaya çıkan soğuk atmosferik plazma tedavisinin çeşitli kanser hastalıkları, cilt yenileme ve yara iyileşmelerindeki kullanımları incelenmiş, cildin yaşlanmasını önlemede yenilikçi ve umut verici bir tedavi yöntemi olarak kullanılabileceği fikri üzerinde durulmuştur. Sekizinci bölümde; probiyotiklerle ile ilişkili güncel çalışmalara değinilmiş, mikrobiyota çalışmalarının hız kazanmasıyla birlikte probiyotiklerin terapötik ve tıbbi amaçlı kullanımlarının artacağı düşünülmüştür. Dokuzuncu bölümde; önemli ağır metal çeşitleri ile ilgili genel bilgi, maruziyet, toksisite ve zehirlenme semptomları hakkında bilgiler verilmiştir.